Sarke - Endo Feight
- Metehan Küçükaydın
- 20 Tem 2024
- 3 dakikada okunur
Dünyadaki en iyi karışım nedir? Süt ve kahve mi, ketçap ve mayonez mi, ağaç ve park mı, kulak ve mermi mi? Yoksa sen de benim gibi mi düşünüyorsun? Evet, bence de black metal ve thrash metalin harika birleşimi! Black metalin karanlık ve mistik atmosferiyle thrash metalin jileeeet gibi hızlı ve agresif yapısının karışımı herkese benzersiz bir deneyim sunuyor. Neyse ki bugün Gastwerso'yu değil de Endo Feight'i konuşacağız. O yüzden bir black/thrash crossoverı beklememeliyiz.

Başlangıçta Sarke'nin kişisel fantezilerini gerçekleştirmek için one-man band olarak planlanan Sarke, Nocturno Culto'nun da katılmasıyla birlikte ilk olarak Vorunah'ı ortamlara saldı. Kafasında fantezi fikirler olan yetenekli bir müzisyen ile black metal sahnesinin kültleşmiş ulvi sesi bir araya gelince oluşan kombine, Satyricon'un sahnelerinden tanıdığımız Anders Hunstad, Steinar Gundersen ve Cyrus dahil oluyor. Bir de... Bir de Gültekin Uysal seviyesinde tanınan bir davulcu vardı. Gültekin Uysal'ın kim olduğunu çıkaramadıysanız işte o kadar tanınıyor. Yıllar yılları kovalıyor, Sarke müzikalite peşinde koşarken Steinar ve Anders'ı grupta tutup Cato Bekkevold'u gruba alıyor. Gültekin sabit yani. Cato Bekkevold içerisinde metal geçen her türü barındıran bir grupta en az bir kere çalmış. Sarke işini biliyor belli ki.
Sarke bana kalırsa oldukça iyi müzik yapan bir grup. Başta black ve thrash crossoverına bu albümü dahil etmememin elbette sebepleri var. Eğer Sarke'nin diskografisine genel anlamda hakimseniz bu iki türün kesiştiği bir albüm hatırlamazsınız. Emin olmak için sevdiğim albümlerini tekrar dinledim ve bulamadım. Bu albüm özelindeki parçalara birazdan değineceğim zaten ama onun öncesinde Sarke diskografisindeki albümlere bir göz attığımız zaman, onların tanımlandığı black/thrash karışımına uyan bir albümün varlığından bahsedemem fakat Sarke'nin şarkılarının her zaman karanlık olduğunu, bir ambiyans yarattığını söylemek hiç zor değil. Bu karanlık tona tremolo pickingli, palm mutelu gitar vuruşları eklenince thrashe de aklınızın kayması oldukça olası.
Sarke, kendi fantezilerini gerçekleştirdiği imparatorluğunun on altıncı yılını kutluyor ve karşımıza Endo Feight ile sekizinci defa çıkıyor. Bu inanılmaz etkileyici albüm kapağını The Long Dark isimli video oyununun posterlerinden hatırlayabileceğiniz Kjetil Nystuen üstlenmiş. Kayıtlarını her Sarke albümünün kaydını alan Lars-Erik Westby almış. Mastering işlemlerini ise Sofia von Hage ile daha önce Amon Amarth, Opeth, Mehuggah ve daha birçok grupla çalışmış Thomas Eberger gerçekleştirmiş.

Albümün açılış parçası olan Phantom Recluse, albümü jilet kesiği gibi açıyor. Soğuk ve keskin! Sert ve sağlam bir tona sahip olan gitarların üstüne Nocturno'nun yılların eskitemediği nadide sesi harika bir uyum içinde işliyor. Genel olarak aynı tonda ilerleyen parça açılış için gerçekten güzel bir seçim.
Henüz ilk şarkıdan Sarke'nin yıllardır değişmeyen gitarının bu albümde de aynı olacağını anlamak zor değil. Amme hizmeti olarak sizlere bir Sarke şarkısının oluşumunu anlatacağım:
Sarke = (Basit Gitar Notasyonu) + (Diğer Enstrümanlar x Efektif ve Güçlü Kullanım)
Devamında bir dakika otuz dört saniyelik introsu ile hepimizi germeyi başaran Death Construction, içinde barındırdığı piyano pasajı ile ambiyansı değiştiriyor. Kendinizi eski bir şatonun merdiveninden mumla inerken bulabilirsiniz. Bu şarkı bana kalırsa -ki burası benim bloğum olduğu için bana kalıyor- albümün lirikal olarak en başarısız şarkısı. Nocturno'nun tiksintisini ve nefretini anlatmaya çalıştığı bölümlerin eksik kaldığını düşünüyorum.
Şimdi, biz az önce bir merdivenden indik hatırladınız mı? Şimdi şatonun salonundaki şömineyi yaktııııık ve sıradaki parça olan Lost'u açtık. Lost, Sarke'nin tüm diskografisindeki türünün tek örneği. Bogefod'daki Barrow of Torolv'u veya Gastwerso’daki The Endless Wait'i andırabilir fakat öyle değil. Aşırı distortionlı bir şekilde süpürmeler ve rock 'n' roll işçiliği barındıran bu parçaya piyanolar ve yaylılar da eşlik ediyor. Bu esrarengiz parça, her şey yolunda gibi görünse de aslında hiçbir şeyin yolunda gitmediği hissini uyandırıyor.
In Total Allegiance albümün dikkat çeken parçalarından biri. Bu şarkı çok Darkthrone! Özellike Nocturno'nun cümleleriyle başlayan bu parçayı gözünüz kapalı dinleseniz aklınız bi' çelinir. Albümün ilk parçası olan Phantom Recluse ile birlikte albümdeki ekstrem davulları ve tremolo pickingi bulunduran ikinci ve son parça. Basların da ön plana çıkmasıyla birlikte dinleyicisine bir saldırı düzenleyen bu parçanın ikinci yarısında derinden duyduğumuz öğürmeler beni son derece tatmin etti.
Endo Feight, her şarkısında ayrı bir tat barındıran nadidane bir albüm. Eğer başlı başına black/thrash dinletisi bekliyorsanız -eğer Sarke'nin diskografisine hakimseniz bunu beklemeniz hata- alışmanız zaman alacak. Sadece kendinizi Endo Feight'in yolculuğuna çıkarmaya hazırlayın.